24 Ocak 2017 Salı

"BİREYİN ÖZGÜRLÜĞÜ" ya da “ÖZGÜRLEŞME” ve ÖRGÜTLENME

Çetin Sefidan  DD facebook

Her öğrenilen bilgiye "ELBİSE DEMEK" ve “ÖZGÜRLEŞMEK” için bu elbiselerden (bilgilerden) “KURTULMAYI” önermek değildir.

İnsan öğrendiği bilgilerle bu bilgilere kendi deneyimlerini ve özgün düşüncelerini katarak yeni sentezler yaratarak BİREY OLUNUR, “KENDİ” OLUNUR.

Zaten dünyada ki çeşitli diller, dinler, kültürler ve farklı toplumların oluşumu da bunun delilidir.


ÖZGÜR BİREY OLMAK örgütsüz olmak, “BENİ BENDE BAŞKA HİÇ KİMSE BENİ TEMSİL EDEMEZ” genel doğrusunun  kolektif irade ve ortak karar  alabilmenin karşıtı olarak göstermek te ÖRGÜTSÜZLÜĞÜ, DAĞINIKLIĞI ve KAOSU  savunmaktır.

Bu iki şeyin sonucu KOCA BİR “HİÇLİK örgütsüzlük ve kainattaki ilk ATOMUN ya da bir öncesi ATOMALTI PARÇACIKLARIN oluşum öncesindeki KAOS durumundaki DAĞINIKLIK VE “KARARSIZLIK” DURUMUNU SAVUNMAKTIR.

Eğer öyle olsaydı, böyle devam etseydi bugünkü elementler, moleküller ve canlı hücreler ve özellikle “GELİŞMİŞ CANLI ORGANİZMLAR” olamazdı. GELİŞMİŞ CANLI ORGANİZMA OLMAK bir anlamda farklılıklarla bir arada olmak ve görev bölümünü, uzmanlaşmayı dışlamamaktır.

Eğer bu böyle olmasaydı ne düşünen, yaratan insan ne hayvanlar alemi nede binlerce ağaçlar, çiçekler, bitkiler olabilirdi. Sadece molekül ve bileşiklerden meydana gelen “CANSIZ” ya da tek hücreli YARATIKLAR olarak kalınırdı.
Bugünü canlı doğada varolan her canlının her biri birer ÖRGÜTLÜLÜK, İÇ DİSİPLİN ve İŞ BÖLÜMÜ, UZMANLAŞMA VE HER NESİL ÜZERİNE İLAVE EDİLEN “BİLGİ BİRİKİMİ”NİN “DEVAMLILIĞIN” ÖRNEĞİDİR.

Bu “bilgi birikimi” “elbise gibi atılsaydı” (bilgisayara format atar gibi silinip sıfırlansaydı) ve bu birikim, örgütlenme, maddenin iç dinamiği ile oluşamasaydı, bugün ki kâinatta insanlıktaki gelişimde olamazdı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder