Peyami Arık Facebook
Siyasal islamcı
yazarların bilerek çok sık kullandıkları yanlış bir ayırım var :
"dindarlar ve laikler".Bu bir saptırmaca,çünkü bu ayırım,dini bir
"ideoloji" olarak kullanmaya ve "dindar" kesimleri
etkilemeye çok uygun.Bunun yeni bir örneğini bir kaç gün evvel "siyasal
islamcı yazar"lardan olan Yıldıray Oğur'un bir yazısında da gördük.Yazıda
başka kurnazlıklar,saptırmalar da var.İşin ilginç (belki de o kadar ilginç
değil) yanı bazı "modern demokrat" veya "liberal" veya
"özgürlükcü" arkadaşların "okunması gereken,güzel bir yazı"
yaklaşımıyla bu yazıyı paylaşmaları...Neyse biz itirazlarımızı yazmaya devam
edelim; Sevgili Annemden başlayarak:
Benim Annem "dindar" bir kadıncağızdı,allaha,peygambere,kuran'a inanırdı ama biraz farklı olarak:
Namaz kılmazdı,Hacca
gitmeye karşıydı("Onca Yoksulluk Varken"),ramazanda 30 gün olmasa da
oruç tutardı,parası olduğunda kurban keserdi (ama komşularına da dağıtırdı)Çok
yardım severdi,sofrası herkese açıktı,Sağlığı ve keyfi yerindeyse,bir iki yudum
rakı da içerdi ,bizlerle arasıra.
Erbakanı hiç sevmezdi:"Oğlum,bu adam din devleti kurmak istiyor" derdi.(Annem RTE'nı göremedi iyi ki)Ülkenin din kurallarına göre yönetilmesine karşıydı,çünkü o dindardı ama aynı zamanda laik bir insandı
"Herkesin inanışı kendine" derdi.Cumhuriyetin tipik ilk kuşak örneklerindendi.(Cumhuriyetin 1950'ye kadar ki dönemi,yöneticileri ve kuşakları ayrı yazı konularıdır.Elbette bu konularda bizim de söyleyeceklerimiz var.)Şİmdi soruyorum: Annem,dindar mıydı,laik miydi?Soru sırıtıyor değil mi? Çünkü Annem inanışı olan
(milyonlarca örneği olduğu gibi) dindar bir insandı ama aynı zamanda ülkenin din esaslarına göre yönetilmesine karşı olan laik bir insandı da.O zaman biz de şu soruyu soralım:Sizin "Dindarlar-Laikler" ayırımınızdan kastınız nedir?
Ben şöyle bir ayırımın olduğunu düşünüyorum:Ülkeyi giderek toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde,siyasal islam kuralları ile yönetmek isteyen çeşitli (!) kesimlerle(küresel kapitalizmin kucağında ve eskiye özlemle ve onun şimdi ve ilerde de çok tartışılacak uygulamalarıyla),ve buna karşı çıkan çok çeşitli kesimler arasındaki ayırım.(Bu her iki kesim için de hayat memat meselesidir.)
Bundan dolayı önümüzde maalesef çok sert çatışmalar hepimizi beklemektedir.Yani nisbi bir "normalleşme" sakin,çatışmasız ve "kitabına uygun" bir şekilde olmıyacaktır.(Toplumsal ve insani zaiyatlarımızın en az olması dileklerimizle...)
Erbakanı hiç sevmezdi:"Oğlum,bu adam din devleti kurmak istiyor" derdi.(Annem RTE'nı göremedi iyi ki)Ülkenin din kurallarına göre yönetilmesine karşıydı,çünkü o dindardı ama aynı zamanda laik bir insandı
"Herkesin inanışı kendine" derdi.Cumhuriyetin tipik ilk kuşak örneklerindendi.(Cumhuriyetin 1950'ye kadar ki dönemi,yöneticileri ve kuşakları ayrı yazı konularıdır.Elbette bu konularda bizim de söyleyeceklerimiz var.)Şİmdi soruyorum: Annem,dindar mıydı,laik miydi?Soru sırıtıyor değil mi? Çünkü Annem inanışı olan
(milyonlarca örneği olduğu gibi) dindar bir insandı ama aynı zamanda ülkenin din esaslarına göre yönetilmesine karşı olan laik bir insandı da.O zaman biz de şu soruyu soralım:Sizin "Dindarlar-Laikler" ayırımınızdan kastınız nedir?
Ben şöyle bir ayırımın olduğunu düşünüyorum:Ülkeyi giderek toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde,siyasal islam kuralları ile yönetmek isteyen çeşitli (!) kesimlerle(küresel kapitalizmin kucağında ve eskiye özlemle ve onun şimdi ve ilerde de çok tartışılacak uygulamalarıyla),ve buna karşı çıkan çok çeşitli kesimler arasındaki ayırım.(Bu her iki kesim için de hayat memat meselesidir.)
Bundan dolayı önümüzde maalesef çok sert çatışmalar hepimizi beklemektedir.Yani nisbi bir "normalleşme" sakin,çatışmasız ve "kitabına uygun" bir şekilde olmıyacaktır.(Toplumsal ve insani zaiyatlarımızın en az olması dileklerimizle...)
Yazı devam ediyor,diyor ki:"Gezi,17
Aralık derken,Türkiyenin dindarlarını,onların seçtiklerini
şeytanlaştıran....." Kim bunlar?Yazar cevap veriyor: son zamanlarda ortaya
çıkan,"nihilist bir laik kuşak" Ama tabi Gezi direnişine katılan çok
çeşitli kesimler arasında bulunan "anti-kapitalist müslümanlar" a da
cevap var: 40 kişilik gruplarıyla,bu nihilist laik kuşağa," payanda
oldukları için.Halbuki ordaki çocukların,kadınların,gençlerin,annelerin,babaların,inananlar
ve inanmayanların,hep beraber,sofralarını,yemeklerini
paylaştıklarını,inananların,sakin bir şekilde ibadetlerini yapmaları için
çırpındıklarını,özel dini günlerde hep beraber helva yapıp herkese dağıttıklarını...ve
daha bir çok şeyi görmezlikten gelerek.Kim kimi şeytanlaştırıyor,laik olmayan
"dindar" arkadaş?
Yazı şu
"veciz" cümleyle bitiyor: "Bu bencil,karşı tarafı yok sayan
özgürlük anlayışı,özgürlüğün ancak içinde hayat bulabileceği siyaseti,müzakereyi
engeller,demokratik yaşamın altını uyar,birlikte yaşamayı zorlaştırmaktan başka
bir işe yaramaz." mış.Bir de şu cümle de var: "Demokratik haklar
sadece kanunlar,haklarla korunmaz.Bu aynı zamanda bir centilmenlik
anlaşmasıdır."Ne güzel di mi arkadaşlar,"yeni yeni şeyler"
öğreniyoruz işte...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder