Ünlü şair 35 yolun yarısı demiş.
Demek ki tamamı 70 miş.
Bu durumda ortalamayı tutturan şanslı kullardan sayılırız.
Ortalamayı yakaladığımıza göre artık uzatmaları oynuyoruz demektir
Bu gün itibariyle de uzatmalardan bir yılımızı da tüketmiş olduk.
Doğum günlerini anmak bir bakıma geçmişle yüzleşmek ve anıları tazelemeye de yarıyor.
Şöyle geriye doğru bakınca kısacık yaşamımıza nelerin sığdırılmış olduğunu görüyorsunuz.
...“nelerin sığdırılmış”... sözcüğünü bilerek kullandım.
Bunlar sizin iradeniz dışında size rağmen sizin hayatınıza sokulan şeyler.
Sizde peşinde sürükleniyorsunuz.
Örneğin ben 6-8 yaşlarındayken (1949-1951 yılları) Gramafon diye bir alet vardı.
78'lik denen kara plaklar, toplu iğneye benzeyen ucu olabildiğince sivri bir metal parçasının bir vida ile bağlandığı bir başlık ve onu takiben uzanan , şimdinin megafonlarına benzeyen kocaman huni gibi ses verici,yada dağıtıcı.
Çevrilen bir kolla kurulan bir yaydan elde edilen hareketle çalışan bir alet.
Ve kulakları tırmalayan cızırtılı bir ses...
Ama onu zevk ve hayranlıkla izlerdik.
Bizim ailede sadece babaannemin evinde vardı.
xxxx
Baş döndürücü değişim
O günlerden gönümüze hayatın tüm alanlarında muazzam baş döndürücü değişiklikler oldu.
Elle kurulan gramafonlardan süper hızlı bilgisayarlara, inceik akıllı ceptelefonlarına, yine
incecik hemde 3 boyutlu televizyonlara.
Avaralı kasnaklı tornalardan cnc tornalara nümerik işlame tezgahlarına...
Robot gibi çalışan insansız üretim bantlarına...
Pilotsuz uçaklardan sürücüsüz otobüslere..
Ve artık egemenlerin uykularını kaçıran internete....
vb...vb...
xxx
Birde hayatımıza kendi tercihlerimizle sığdırdıklarımız var.
Mesala benim için sosyalizmle tanışmam böyle bir şey.
Çetin Altan'ın Bizim Radyo'nun,Moskava'nın Sesi'nin sosyalizmi benimsemem de büyük payları var.
TİP'e üye olmamda böyle bir şey.
Hayatımın dönüm noktalarından biri.
TİP benim için bir okul,Fatih ilçeside iyi bir derslik oldu.
Kemal Güler deyim yerindeyse beni elimden tutup partiye götüren kişi mahalle ve çocukluk arkadaşımdı.
O Aybar'la birlikte hareket etti yollarımız ayrıldı.
Can Açıkgöz, Andnan Ermiş, Muhittin Bakırsan, Şahabattin Bakırsan,Süleyman Üstün, katıldığım tartışmalarda Harun Karadeniz, Veysi Sarısözen hatta MDD ci Nabi
Yağcı ve Hikmet Kıvılcımlı (Fatih'ten bir üye tanıştırmıştı) sosyalist bilincimin gelişmesinde önemli katlıları oldu.
Medih Adam'ı atlamak adaletsizlik olur.
Bir Sovyet Devrimi ve doğa hayranı bir vejeteryan ve natüralistti
Bize Doğayı sevdiren doğa bilincini veren kişiydi.Bizi acımasızca :) 30-40 km yürütür Mart'ta Nisan!da Ada'da denize sokardı.
Tabii ki o dönemin tüm Parti üyeleri.
Nurten Ablayı (Arıcan) Rezzan Atakan Çiftti Ergun Özçağlayanı unutmak mümkün mü?
Topkapı Şubeside devrimci işçilerin bir buluşma yeriydi
Mehmet üretmen Horoz Çivi, Topkap General Elektrik, Pancar Motor fabrikaları
çok önmeli benim için.
Hüsranla biten Ankara Yürüyüşü uzun bir hikaye.
xxx
Anılar yazmakla bitmez.
Ama son bir söz;
1.TİP, hayata, Karaköy'de meşhur Perşembe Pazarı'nda bir Rum ve Ermeni'nin yanında tornacı çırağı olarak atılmış olan beni adeta yeniden yarattı.Bana yepyeni bir kimlik verdi.
Bir tornacı çırağına Felsefeyi, Tarihi ve Diyalektik Mataryalimi, ekonomi politiği,olaylara diyalektik ve sınıfsal bakmamı öğretti (alabidiğim kadarı ile, iyi bir öğrenci olabildim mi bilemem)
Bu ara adı Ardaş ve Petro olan bu iki ustamı minnetle anıyorum
Bu kez “bu yaş günü kutlamaları” bana mazide böyle kısa bir yolculuk yaptırdı.
Sosyalizimle tanıştığım 1958-59 yıllarından buyana 56 yıl ve 1966 yılında katıldığım TİP'ten bu yana 48 yıl geçmiş...
Sonuç
Sanayide,teknolojide,iletişimde dev dönüşümler olmuş.
Bunların tümü sosyalizmim gelişmesine katkı yapacak şeyler.
Ama Türkiye'de sosyalist hareket ve örgütlük hala 1965'lerin bile gerisinde kalmış
İşçi sınıfını Devrimci Sendikası olarak bildiğimiz DİSK bile gerilemiş.
Türkiye'yi dinci bir parti yönetiyor.
Ve en büyük muhalifide yine dinci bir hareket “paralel yapılanma” diyorlar adına Gülen hareketi.
Ne hazin değilmi?
Ve daha hazin olanı Türkiye'yi bu gün ki hale getiren bu partiye bir çok anlı şanlı komünist bir zamanlar “devrimci parti, hareket” diye desteklemiş sahip çıkmışlardı.
Bu öngörüsüzlük bile neden Türkiye'de sosyalist hareketin gelişemediğinin sebeplerinden en azından birini açıklamaya yeter sanırım
Artık bu açmazdan nasıl çıkacağımızı düşünmemizin zamanı geldi de geçiyor diye düşünüyorum.
xxxx
Gerek telefonla arayarak gerek mesaj çekerek,özelime mail göndererek ve sosyal medyada “uzatmalarda doldurduğum” :)) bu ilk yılımı kutlama nezaketini gösteren tüm dost ve yoldaşlarıma işten teşekkürlerimi sunarım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder