2 Aralık 2015 Çarşamba

Nermin Aksın


Çetin Serfidan  30.11.2015  Sol Tartışma
Nermin yoldaşı biz TİP'lilerin unutması mümkün müdür?
Nermin ve İbrahim Aksın yoldaşlığın ötesinde ablamız ve ağabeyimiz oldular.

Ben de birde  unutamadığım iz bırakan  anısı  vardır.
Gorbaçov ve yenilenme rüzgarlarının fırtınalarının estiği günlerdi.
"Çatı"da TİP'in düzenlediği bir yemek vardı. 

Ben, İbrahim Özkurt ve İbrahim partiden KOAHLI ( bir akciğer hastalığı) bir arkadaşıyla  birlikte Aksın yoldaşlarla  ayni masayı paylaşmıştık. Çok sigara içitğim için çok eleştirildiğim bir gündü.Keşke o gün onları dinleseydim.

Konu malum sosyalizdeki tıkanma, yenilenme ve bir çıkış arama... 
Ben ve İbrahim (İbo) günlerdir hatta aylardır kafamızı kurcalayan bir tartışmayı dillendirdik.
Bize Partinin ve Diyalektik ve Tarihi Mataryalist  düşüncenin öğrettiğine göre bilindiği insanlık dört önemli toplum düzeni geçirmiş.

İlkel Komünal Toplum, Köleci Toplum, Feodal toplum ve Kapitalist toplum.
Bizim ilgimizi çeken hiç bir toplumsal dönüşüm yani bir toplum yapısında bir sonraki toplum yapısına o toplum yapısındaki en üretici olan en alt sınıfın öncülüğün de geçilmemiş olaması.

Örneğin köleci toplumdan Feodal  düzene  kölelerin (üretici en alt sınıf) öncülüğünde onların iktidarı ele geçirmesi ile olmamış.
Bunu feodalizmden Kapitalizme geçerken de görüyoruz.
Peki kapitalizmden sosyalizme geçerken ve giderek sınıfsız toplum kuruculuğu görevini ve öncülüğünü gelecekte olmayacak olan yine üretici en alt sınıf olan işçi sınıfına proleteryaya bir görev olarak yüklemek bir çelişki ve tarihsel olarak ilk değil mi? 

Diğer toplum düzenlerinin değişiminde (toplusal devrimlerinde) üretici sınıfların isyanı, başkaldırmaları, sınıf savaşları var. Fakat bu dönüşüm onların "iktidarı" ile oluşmuyor . 
Bu sınıf savaşının içinde izlediğimiz toplum yapısının içinde gelişen üretim araçları ve mülkiyet ilişkileri yeni bir yükselen sınıfı yada sınıf ve katmanları ortaya çıkarıyor. Burjuvazi,kapitalist sınıf.
İşçi sınıfı burjuvazi savaşında da böyle olası gerekmiyor mu diye ortaya sorduk. Yani yeni üretim ve mülkiyet ilişkilerinin kapitalizm içinde gelişmiş olaması....

Rahmetli Nermin ablamızın şu sözleri hala kulaklarımzda çınlıyor. (ben ve İbo) Birer işçi olarak bunları neden yazmıyor, tartışmaya açmıyorsunuz.
Bizim cevabımız net ve yalın olmuştu.
Nermin abla yayınlamazlar, yayınlasalar bile bizleri teorik olarak boğarlar.

Olsun siz yinede yazın diye bizi cesaretlendirmişti. Bu cesareti böyle yüreklice bir de rahmetli Nejat Yazıcıoğlu vermişti. 

Değerli yoldaşımızı ablamızı bize cesaret veren tartışmaya açık demokrat yapısı ve sosyalist kavgaya özverili katkılarından dolayı bir kez daha sevgi ve saygılarımla anıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder