Çetin Serfidan Face Book Doğrudan Demokrasi
Kaya arkadaş,
…”Emperyalizimin iş birlikcisi oligarşik bir
dikta ile yönetiliyoruz..faşist olan bu dikta rejiminin,meclisi de seçimleri de
birer aldatmacadır..devrimci mücadelenin en önemli
sorunu, suni dengenin kırılmasıdır..bu kırılma seçimlerle
sağlanamaz..silaha ve zora dayanır.”…
Yukarıdaki satırları
sizin yazınızdan aldım.
Bu tezleri iddiaları
ben örgütlü sosyalist harekete katıldığım (TİP’e üye
olduğum ) 1966 yılından beri dinlemekteyim.
Doğru hesapladımsa tam 49 yıl (kırkdokuz yıl) olmuş.
Nasıl oluyor da bu “suni denge” bir türlü
kırılamamış ?...
Bunca özverili savaşıma ve binlerce şehit
verilmesine rağmen!....
Bunu sorgulamak gerekmiyor mu ?...
Ya teoride bir hata olmalı
ya da uygulamada.
******
Bence birinci hata sadece …”silaha
ve zora dayanır.”… iddiasında.
Ve ikincisi Türkiye
doğru dürüst analiz edilmeden işçi ve emekçi sınflar yok sayılarak özünde
onlara güvensizlik duyularak sadece “devrimcilerle”
bu …”suni dengenin”… kırılabileceğini
varsaymak.
Bu yolda tüm özverili
cabalara ve bunca ödenen bedele rağmen işçi
sınıfı ve emekçi halk bunları sadece uzaktan seyretmiştir.
Bu iddianın özünde
aslında “düzen zorlandığında” “ordunun
devreye gireceği” “hassas dengenin” böyle bozulacağı varsayımı vardır.
Üzülerek hatırlatmak
isterim ki gerek Deniz Gezmiş ve arkadaşları gerekse Mahir Çayan ve yoldaşları devreye gireceği
varsayılan “zinde güçler” tarafından
öldürülmüşlerdir.
Ve bu süreçte “binlerce
devrimci” hayatını kaybetmiştir.
Peki bu “suni denge” bunca zaman içinde kırılamaz mıydı?
Şüphesiz ki
kırılabilirdi.
Eğer sosyalistler işçi sınıfinı ve emekçi halkı
örgütleyip milyonlarla birlikte hareket edebilselerdi.
Bu asla başarılamadı.
TİP 19665-70 yıllarında bunu başaracak gibi görülüyordu.
Fakat TİP’in bu
başarısından korkan egemenler TİP’in önünü kesmek için her yolu denediler. Basınıda
kullanarak “TİP karşıtlığını”
körüklediler.
Özellikle Dev-Genç harekini manşetlere
çıkardılar. Bu durum özellikle Üniversite Gençliği üzerimde populeritesinin artmamasına
caba aradılar.
Bunda dönemin TİP
yöneticilerinin de hataları olduğu söylene bilinir. Ama bu iddia fazla zorlama
bir iddiadır.
Sonuç bugün geldiğimiz
noktadır.
Topumuzun kitle desteği %1
civarlarında dolaşıyor.
Bu destek ile bu iddia edilen “suni denge”
kırılamaz
Birde ülke gerçekleri
vardır.CHE Kuba’da başarılı olmuş ama
Bolivya’da olamamıştır Bu ülke gerçekleri O’na hatasını hayatı ödetmiştir.
Bu iddia sahipleri HDP’nin
neden desteklenmesi gerektiğini bu nedenlerle anlayamıyorlar.
Bu suni denge bu kez HDP’nin
barajı aşması ile büyük sarsıntı geçirebilir.
Ya da tersi olarak suni denge AKP’nin kesin
zaferi ile daha da güçlenmiş olacaktır.
Bir yazı ile düşüncelerin hemen
değişeceğine inanlardan değilim. Hele bunca yaşanmışlıklardan derste çıkarılamamışsa….
Seçimlerden sonra yeni bir
dönem gireceğiz.
Umarım sonuçlardan ders
çıkararak çıkarız. Sosyalizmin örgüt ve örgütlenme sorunlarını çözebiliriz.
Bu yazı 10.04.2015 te facebook'ta Doğrudan Demokrasi grubuna gönderilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder